Film Yorumu: Trendeki Kız / Gece Hayvanları / Düşman / Tutsak

23.5.17

Herkese merhaba!

Yeni yazıdan selamlar... Uzun bir ara oldu yeniden ama olsun, kaldığımız yerden tam gaz devam ediyoruz :) Bugün sizlerle son dönemlerde izlediğim dört güzel filmi ve yorumlarını paylaşmak istiyorum, hemen geçelim...


İlk filmimiz, benim kitabını ilk gördüğüm andan beri okumak istediğim bir çok satanların filme uyarlanmış hali; Trendeki Kız...

THE GİRL ON THE TRAİN / TRENDEKİ KIZ

IMDB: 6.5
Tür: Gerilim, Gizem
Oyuncular: Emily Blunt, Rebecca Ferguson, Haley Bennett
Yapım: 2016, ABD


Yukarıda da söylediğim gibi ilk olarak kitabını okumayı çok istemiştim, ancak film olunca öncelikle filmi izleyeyim dedim. Öyle de yaptım. Kitap ve filmin afişi çok büyük oranda birbirine benziyor tren vs, ve kesinlikle şunu söyleyebilirim ki Emily Blunt filme çok şet katmış.


Filmi konusu hakkında pek bir şey bilmeden izledim, konusu şöyle: Rachel, işsiz, alkolik ve de yalnız bir kadındır. Eşinden ayrıldıktan sonra hayatını normale döndürmeye çalışırken bir yandan da alkol probleminden kurtulmaya çalışır. İşinden ayrıldığını ev arkadaşının öğrenmesini istemediği için her gün trenle New York'a gidip gelmektedir, bu esnada da trenin çevresinde yaşayan mutlu aileleri gözlemlemeye başlamıştır. Bir gün yine bu aileleri izlerken evlerdeki kadınlardan birinin kaybolduğunu öğrenir. Olayların iç yüzünü öğrenmek isteyen Rachel ister istemez bu olaya dahil olur çünkü alkol aldığı zamanlarda neler yaptığını hatırlamamaktadır. Peki ya bu kadının kaybolmasında onun bir payı var mıdır?


Konuyu üstünkörü bu şekilde geçiyorum, yalnız konusunu incelerken hem beyazperdenin sitesine hem de sinemaların sitesine bir bakmanızı tavsiye ederim, filmin iki farklı konusu var çünkü ve bu iki site de bunları ele alıyor. Film konu içinde konu içeriyor bu da filmdeki ilerleyen zamanlarda ortaya çıkıyor. Bol aksiyonlu bir film, gerilim dozu asla düşmüyor ve siz merak içinde filmin sonuna kadar sürükleniyorsunuz. Emily Blunt gerçekten filme boyut katmış ve çok iyi iş çıkarmış. Ben filmi alt yazılı izlemeyi tercih ettim, tavsiye ederim. 


Filmin gerisindeki üç karakter, Rachel, Anna ve Megan çok başarılıydı, film çok keyifliydi, çoğu zaman damarımıza basan bir de dram yanı vardı. Kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim, özellikle Blunt için.

*

İkinci filmimiz, busrakkus.com blogunun sahibesinin önerisiyle izlediğim bir tavsiye filmi. Ancak ben Gyllenhall'ın büyük bir fanı olduğumdan zaten izlememek olmazdı :) Gece Hayvanları...

NOCTURNAL ANİMALS / GECE HAYVANLARI

IMDB: 7.5
Tür: Psikolojik Gerilim
Oyuncular: Amy Adams, Jake Gyllenhall, Michael Shannon
Yapım: 2016, ABD


Filmin afişi zaten büyük olay, iki sevdiğim ve beğendiğim oyuncu da başrollerde olunca gerçekten izlemesi epey keyifli bir filmdi, zaten filmin çoğunluğu da bu iki isimle devam ediyor ancak öyle başarılı bir çizgide gidiyor ki film, asla sıkılmıyorsunuz :)


Filmin konusuna gelelim: Zengin, ancak özel hayatında sorunlar yaşayan sanat galerisi sahibi Susan Morrow (Amy Adams), 20 yıl önce acımasızca terkettiği eski eşi Edward Sheffield'dan (Jake Gyllenhaal) yazdığı romanın taslağını alır. Roman hem Susan'a adanmıştır, hem de Edward'ın Susan'a taktığı lakaptan yola çıkılarak romana Gece Hayvanları adı verilmiştir. Susan kitabı okudukça kendi hayatını ve Edward'la ilişkisini tekrar sorgulayacak ve yaptığı hatalarla yüzleşecektir.

Gece Hayvanları filmi 73. Venedik Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü'ne layık görüldü. 3 öykünün iç içe geçtiği film, Austin Wright'ın 1993'te yayımlanan Tony and Susan adlı romanından uyarlandı.



Yine kitaptan uyarlama bir film olması harika. Kitaplar olmasa zaten bu filmler epey sığ kalırdı bence. Bulunca alınacaklar listesine bir kitap daha eklendi o halde :)) Filmin konusu, oyuncular, afiş her şeyine bayıldım ve filmi de büyük keyifle izledim. Çok fazla aksiyonun olmadığı biraz durağan bir film eh ne de olsa psikolojik gerilim türünde. Normaldir yani, onun dışında filmin girişinden itibaren filmde +18 kısımlar mevcut, hatta biraz cinsellik de içeriyor diyebiliriz. Psikolojik türdeki filmlerin çoğunda olduğu gibi. Benden uyarması, filmde dikkat çeken noktalardan biri de baş karakterimiz olan Susan'ın inanılmaz zevkli giyimi, ben giydiği her şeye bayıldım desem yalan olmaz, çok zevkli asil bir kadındı, en sevdiğim karakter ^^


Film içerisinde cinayetleri de barındırdığından benim için polisiye-psikolojik gerilim bir arada oldu, çifte kavrulmuş gibi yani. Ayrı bir keyif aldım, bu arada filmdeki dedektif de ayrı bir efsaneydi :) Benim çok severek izlediğim, derin noktalara parmak basan dehşet bir film, önerilmeye değecek kadar değerli de diyebiliriz biz buna, sanırım bir sonraki favorilerimde kendisini görebileceksiniz ^^

*
 Üçüncü filmimiz yine bir Gyllenhall filmi, uzun zaman önce izlediğim ancak yazmaya yeni fırsat bulduğum filmlerden... Düşman.

ENEMY / DÜŞMAN

IMDB: 6.9
Tür: Gerilim, Psikolojik
Oyuncular: Jake Gyllenhall, Melanie Laurent, Sarah Gadon, Isabella Rossellini
Yapım: 2013, İspanya-Kanada


Yine ve yine o, en sevdiğim aktör Gyllenhall, oynadığı tüm filmleri sanırım çok özenle seçiyor çünkü hepsi harikalar. Yine onun tamamen üstlendiği ve çok da iyi bir iş çıkardığı bir film, izlemeyenin çok şey kaybettiğini düşünüyorum.


Filmin konusuna gelelim: Adam Bell (Jake Gyllenhaal), güzel kız arkadaşı Mary (Mélanie Laurent) ile bile birlikte olama isteği duymayan asık suratlı, dağınık bir tarih profesörüdür. Bir iş arkadaşının tavsiyesi üzerine bir film izleyen Adam, kendisini Anthony Clair isimli aktörde görür ve adamı takip etmeye karar verir — zevkine varacağı bir macera olacaktır bu. Benzer adamlar karşılaşır ve hayatları garip ve geri döndürülemez bir biçimde birbirine geçer.


Filmde konu içinde konu var yine ve sizler bu iki konuya da dalıyorsunuz. Filmin girişinden itibaren çok çeşitli yerlerinde +18 sahneler mevcut. Psikolojik dozu yüksek bir film açıkçası ben iyice anlayabilmek için birkaç kere izlemek gerektiğini düşünüyorum. Film gerçekten beyin yakan filmlerden, filmin sonunda 'oha noldu lan öyle?' oluyorsunuz, ben filmin üzerinde açıkçası günlerce düşündüm ve birkaç yorum okuduktan sonra bazı şeyleri yerine koyabildim. Çok sakin ve durağan ilerleyen bir film, aksiyon beklemeyin sakın ^^


Filmle ilgili sinemaların sitesinde okuduğum iki yorum çok hoşuma gitti, spoilere aldırmıyorsanız şuradan bakabilirsiniz :) Onun dışında bu adamın oynadığı her filmi gözü kapalı izlerim diyorum başka da bir şey demiyorum :)) Muhakkak ki tavsiyedir...

*

Son filmimiz ise Tutsak filmi ve yine bir Gyllenhall filmi... Bu filmi ilk defa televizyonda şans eseri ailemle izlemiş ancak yarıda bırakmıştım. Film aranırken bu filme rastladım ve de kaldığım yerden bu kez internetten izlemeye devam ettim ve sonunda filmi tamamladım. Şimdi de sizlerle paylaşıyorum :)

PRİSONERS / TUTSAK

IMDB: 8.1
Tür: Dram, Gerilim, Suç
Oyuncular: Hugh Jackman, Jake Gyllenhall, Maria Bello, Terrence Howard
Yapım: 2013, ABD


Filmin afişleri çok hoşuma gitmese de yine şahane bir film, polisiye olması ayrı bir güzel, yani tam benlik bir filmmiş nasıl oldu da bu zamana dek izlemedim hayret :(


Filmin şahane konusuna gelelim: İki ailenin şükran günü bir araya geldiği bir günde, iki ailenin küçük kızlarının kaybolduğunu ortaya çıkar. Bununla birlikte Keller Dover (Hugh Jackman), genç ve yetenekli bir dedektiften (Jake Gyllenhaal) yardım ister. Saatin ilerlemesine rağmen iki küçük kız ortaya çıkmayınca panik dolu anlar ortaya çıkar.


Ortalama bir aksiyona sahip bir film, konusuna film başlar başlamaz hemen giriş yapılıyor ve tüm film iki küçük kızı bulabilmek için yapılan mücadeleyi anlatıyor. Bu arada filme unutulmaz bir final yapmışlar, ben bu finalden sonra bir ikincisi gelir mi diye düşündüm ama belli olmaz sonuçta. Karanlık bir atmosferde çekilen filmde güzel gerilim öğeleri mevcut, ailecek izlenebilecek bir film. Gyllenhall dedektif rolünde inanulmaz başarılı, inatçılığı ve azmiyle göz dolduruyor. Bu arada Hugh Jackman da filme karakter katan bir baba rolünde, izlenesi keyifli bir film.


Yalnız filmde aranılan şahısların bu kadar saçma seçilmesine biraz sinir oldum ve olayın bu kadar kolay çözülmesine, haricinde gayet başarılı bir film. Sadece koca film boyunca arayıp üç dakikada bulmak ve suçu en yakın karaktere atmak beni biraz sinirlendiriyor :(

*

Benim severek izlediğim dört güzel film işte bu şekildeydi, umarım severek okudunuz yazımı ve umarım bu filmlerden birkaçına şans verirsiniz :) Yeni yazılarda da görüşmek dileğiyle! Yazımı beğendiyseniz sosyal medyada paylaşmayı ve blogumu sağ üst köşeden takibe almayı unutmayın :) Eğer beni sosyal medyadan da takip ederseniz yeni yazılarımdan ilk haberdar olanlardan olabilirsiniz...


Takipte Kalın





hasibecengizkarakuzu@gmail.com
Herkese sevgiler, 

H. ♥️ 

You Might Also Like

1 yorum oku / yaz

  1. Adsız23.5.17

    Dusman haric geri kalanlari izlemistim ama onu da izlemeliyim ☺️☺️☺️ Tesekkurler paylasim icin ☺️

    YanıtlaSil

Fikrini paylaşırsan çok sevinirim:)))