✿ Kitap Eleştirisi: Salkım Söğüt : Fatma Zehra Fidan ✿

12.7.16

Merhabalar,

Yeni bir kitap eleştirisiyle daha bir aradayız, aslında kitabı bitireli bir haftadan uzunca bir süre olmasına rağmen araya giren bayram sağolsun yazımın birazcık! gecikmesine sebebiyet verdi. Neyse ki nihayet yazabiliyorum ve yayınlayacağım hemen de. Çünkü sırada okunacak çok fazla kitap var!

Bugün sizlerle paylaşacağım kitap, benim aslında okumadığım ve tanımadığım bir yazardan, zaten takip edenler bilir sayılı Türk yazar yakın markajımdadır. Yazarını hiç duymadığım için biraz araştırdığımda yazarın üç ya da dört tane kitabının bulunduğunu gördüm ve merak ederek okuma listemde ön sıralara aldım.


Takas ettiğim kitabımın yerine gelen kitaplardan biri Salkım Söğüt, sanırım o an takasa açık kitaplar içerisinden pek bilgi sahibi olmasam da bu kitabı seçmişim. Güzel bir tercih yaptığımı düşünüyorum. Uzunca bir süredir kuytuda bekliyordu, nihayet onu güneş ışığından daha fazla mahrum bırakmadım ve okudum.

Kitabımız, Hayat Yayınları'ndan çıkma ve yaklaşık olarak 328 sayfa...


Kitabın kapak tasarımlarına baktığımızda kitabın ön kapağının benim çok sevdiğim sevgili Sandra Bullock'ın baş rollerinde yer aldığı 'Sıradışı' isimli film * çok severim, ve de kesin tavsiyemdir * afişiyle aynı olduğunu görüyorum. Kitabın adına yakışan bir kapak olmuş, konusuyla de epey uyumlu tabi ama ben yine de daha özgün bir kapak beklerdim. Filmi bilenler için bu kapak biraz *copy-paste* olmuş malesef :( Arka kapakta da yine nar çiçeği üzerine ilk bölümden dört paragraf alıntısıyla ve de kitabı çok yanlış tanıttığını düşündüğüm bir arka kapak çıkmış ortaya... Açıkçası arka kapağı ilk okuduğumda 'Eyvah! Ben bu kalın kitabı nasıl bitireceğim? Saçma bir konusu mu var acaba?' gibi panikledim biraz. Neyse ki bu sadece bir yanılsamaymış.


Kitabın konusuna gelelim: İnternet sitelerinde de gezindim biraz ve her sitede arka kapak yazısının mevcut olduğunu gördüm. Şimdi okur şöyle bir yanılgıyla karşı karşıya: Kitabın adı Salkım Söğüt, kapakta ağaçlar, orman vs. var ve arka kapak yazısında da orman, böcek falan lafları geçtiğine göre sanırım ben ormanlarla ve böceklerle ilgili fantastik bir roman okuyacağım sanıyorsunuz. Ancak oldukça yanılıyorsunuz. Kitabın arka kapağı sadece ilk bölüm girişindeki bir rüyadan. Kitabın konusu aslında, Adsız isimli bir kadının yaşadıkları, Türkiye şartlarında kadına biçilen değer ve kadınlarımızın sorunları üzerine kurulu...

Kitabın biçimsel özellikleri şöyle: Kapak, editör bilgileri, kapak, yazar tanıtımıyla kitaba başlıyoruz. Üç bölüm halinde yazılan kitabımızda aslında ana karakter Adsız olsa da çoğu zaman onunla bağlantılı başka kadınların sorunları da ana konu olabiliyor. Örneğin; son bölümde sürekli Vurgun isimli bir kadına ve yaşadıklarına tanık olduk.


Arka kapakta yer alan paragrafların birleşerek kitap boyu sürmemelerine çok sevindim açıkçası. Çünkü benim için okuması zor bir kitap olurdu o zaman ve şu an ihtiyacım olan son şey akmayan bir kitap. Sırada okunmayı bekleyen bir sürü kitap varken, adını hiç duymadığım bir yazarın ne dediğini bile anlamadığım kitabıyla uğraşamazdım. Neyse ki konular günlük yaşam sorunlarına, aile hayatına, karı koca ilişkilerine geldi ve kadının yaşadığı, aldatılma, ihanet, dayak gibi sorunlar gün yüzüne çıktı. Kitabı dizi izler gibi okudum desem yalan olmaz, bu şekilde bin sayfa da olsa okurdum. Ancak kitapla ilgili can sıkıcı şey şu ki: Bütün bu sorunlar, kadınların yaşadıkları olaylar vs. tamam da kitabın sonunda konu bir yere bağlanmadı, öylece kaldı. Bir karakterden başka karaktere damladık durduk ama sonunda bir sonuç alınamadı.
*
Kitapta punto normal büyüklükte, bana kalsa kesinlikle alacağım türde, nitelikte bir kitap değil. Zaten bir yazımda da belirttiğim üzere kitap alırken artık çok daha dikkatli olacağım. Takas etmeseydim asla okuyacağım kitaplardan olmazdı, çünkü böyle kitaplar beni biraz sıkıyor. Genelde bilim kurgu, fantastik, distopya ve elbette de en başta polisiye okumayı seviyorum ben.


Kitabı nasıl buldum derseniz; kitapta yapılan neredeyse her bir karakter için ayrı psikolojik çözümlemeleri güzel buldum,karakterler, kişiler güzel yansıtılmıştı. İnsanlıktan çıkmış insan görünümlü yaratık kocaları pek fazla gerçekçi bulamadım, kitapta fazla küfür yoktu, biraz sanki kelimeler örtülmüş gibi geldi bana. Çoğu yerde ben karakterlere okkalı küfürler savurdum.
*
Kitabın dili günlük konuşma dili, gayet kolay okunuyor ve iki bilemedin üç günde bitirmeniz çok olası. Ben elimden düşüremedim, sanki televizyonda reality show seyreder gibi okudum, hatta yuttum.


Kadınlarımızın yaşadığı problemleri gün yüzüne çıkaran ve neredeyse hepsini ele alan problemli konulara parmak basan hikayeler ya da skeçler mevcut kitapta. Adsız karakteriyle birlikte biz de geziyoruz insan yüreklerini.
*
Kitapta manzara tasvirlerini çok yetersiz buldum, hatta hiç yoktu neredeyse. Tasvirler de vasattı. Ayrıca kitapta dini konulara da yer veriliyordu, bunu da sevdim.
*
Severek okudum ve aslına bakarsanız bir yere varacak mı, Adsız bu hayvandan kurtulabilecek mi diye çok bekledim ama dediğim gibi kitap sanki yarım bırakılmıştı. Bu kitabı satın almanızı pek tavsiye etmem ama kütüphanede bulursanız ya da arkadaşınızdan ödünç alırsanız o başka... Okumanızı isterim, üstü örtülen ve geri planda kalan ama her gün bir sürü insanın ölüm sebebi olan konular güzelce işlenmişti.


Kitaba puanım: 3

Yeni kitaplarda, yorum ve eleştirilerinde de görüşelim mi?  Blogumu GFC'den ( Google Friend Connect'den) - blogumun en altında yer alıyor- takip etmeyi ve Instagram dahil tüm sosyal medya hesaplarımı takip etmeyi unutmayın ^^


Yeni yazılarda görüşürüz :))

Sevgiler...

Takipte Kalın





hasibecengizkarakuzu@gmail.com
Herkese sevgiler, 

H. ♥️




















You Might Also Like

0 yorum oku / yaz

Fikrini paylaşırsan çok sevinirim:)))