Herkese merhaba :)

Güzel ve inanılmaz soğuk bir Kütahya sabahından selamlar... Cumartesi sabahı benim için oldukça erken başladı, malumunuz hafta içi çalışma saatlerimden kaynaklanan alışkanlık dolayısıyla... Ancak yine de günün tadını çıkarmaya çalışmakla meşgulüm, evvela soğuğun dibinde yaptığımız romantik ve soğuk bir kahvaltı seansından sonra şimdi de sizlerle en son okuduğum ve dün artık sonlandırdığım kütüphane ganimeti ilk kitabımın eleştirilerini paylaşmak üzere sizlerleyim... Daha fazla uzatmadan başlayalım :)

Kitabımız Goa Yayınlarından çıkma ve yaklaşık olarak 310 sayfa... Orijinal ismi ise Step on a Crack... Bulana kadar çok uğraştım doğrusu, çünkü kitapta yer alması gerekiyordu :(
*
Benim kitabı edinme hikayemse yukarıda da söylediğim gibi Hisarcık Halk kütüphanesi sayesinde :) Okudukça yeni kitaplar edinmek güzel :) Kütüphaneler hep yaşasın... Kitabı alma düşüncemde ise epey düşünüp kitabın içini incelemek zorunda kaldım, bunun sebebini de biraz sonra kapak yazısı yorumlarımda okuyacaksınız :)
*
Kitabımızın ön kapağı, bana göre güzel tasarlanmış yani idare eder diyebiliriz. İki yazarın ismi aşağı ve yukarı olarak konumlandırılarak ortada kitabın ismi ve ağzı açık bir aslan figürü yer alıyor. Siyah sarı uyumu da gözü yorucu bir şekilde düzenlenmediğinden çok rahatsız olmadım ben :)
*

Arka kapağını ise hiç beğenmediğimi söylemek zorundayım. Çünkü sadece yazarlardan birine ait olduğunu düşündüğüm kocaman bir resim haricinde tek bir harf bile yok :( İşte bu nedenle içini karıştırıp yer yer okuyarak kitabı almak zorunda kaldım :)
*

Kitabımızın arka kapağında yer almayan konusuna gelecek olursak; Michael Bennett soğukkanlı bir dedektiftir. Karısı kanserle savaşırken o da evlatlık olan on çocuğuna bakmaya çalışmaktadır. First Lady'nin bir suikaste kurban gitmesiyle St. Patrick Katedrali'nde bir cenaze töreni düzenlenir. Cenaze töreninde yaşanan rehin alma olayı yüzünden işe karıştırılan Bennett, arabuluculuk görevine atanır. Karşısında yer alan suçluların akıllarını çelmesi ve onlardan önce bu işe bir son vermesi gerekmektedir. Ülke çapında büyük yankı uyandıran ve yaklaşık 30 ünlünün rehin alındığı olayda NYPD, SWAT ve FBI ortaklaşa çalışmasına rağmen bu iş beklediklerinden de büyük çıkar.
*

Konuyu kısaca kendi cümlelerimle özetlemeye çalıştım sizlere. Konuyu bilmeden başladığım ve okudukça anladığım doğrudur. Polisiye olduğunu ise zaten kütüphanede almadan önce aralarda okuyarak öğrendiğim de. Bu sebeplerle kitabımız bir New York polisiyesi idi. Sevdiğim bir türü okumak da oldukça zevkliydi.
*

Kitapta kullanılan dil olduğu gibi çevrildiğinden çeviriyi çok ama çok başarılı bulduğumu söylemeliyim. Espiriler bile olduğu gibi aktarılmıştı. Ebru Sürmeli'yi burada bir alkışladım doğrusu, tebrikler :)
*
Günlük konuşma diliyle yazılan kitapta puntolar da büyük kullanılmış. Herkesin okuyabilmesi amaçlı düşünülmüş herhalde. Kolay okunan bir kitaptı benim için.
*

Yalnız rehin alma ve alınma olayı tüm çevrelerde anlatılmaya çalışılmıştı bunu sevmeme rağmen aralarda uzatılmaya çalışılmış gibi geldi bana. özellikle olayın sonlarına doğru yeter ama artık demeye başladım. Kimi yerlerin sayfa sayısıyla orantılı olarak doldurulmaya çalışıldığını düşünüyorum :(
*
Kanser günümüzün en büyük çaresizliği. Allah kimsenin başına vermesin diyerek başlıyor ve ailenin yaşadığı dramın tüm netliğiyle açıklandığını söylüyorum. Dramı ve kanserin insan hayatı üzerindeki o lanet olasıca etkilerini gayet güzel yansıtmıştı yazarlar, bu bakımdan yine ayrı bir tebrik :)
*

İki yazarın kitabını okumak çoğu zaman kolay değildir, çünkü ortak yazsalar da herkes kendi kurgusunun işlemesini isteyebilir. Bu nedenle aralarındaki diyalogu bilmememe rağmen oldukça iyi iş çıkardıkları düşüncesindeyim.
*

Süreç de kurgu da bana göre başarılıydı, özellikle sondaki sürpriz beni tekrardan heyecanlandırıp kitaba yeniden sarılmama sebep oldu. Süreçte ise SWAT, NYPD ve FBI yakından anlatılarak ve tanıtılarak güzel bir senaryo üretilmiş.
*

Bu kitap bana göre güzel okunası bir kitap. Her yaşa hitap edebilmesi de ayrı bir artı. Ayrıca içerisinde bana göre üç türü barındırıyor: Dram, Gerilim ve Aksiyon. Severleri buraya alabiliriz !!
*
Olayın tek bir mekan çerçevesinde geçmesi ( St. Patrick Katedrali) olayları epey yavaşlatarak kimi zaman aksiyon düzeyini epey aşağı seviyelere çekse de yine de bu o kadar sorun olmuyor. Çoğu zaman diyaloglar araya girip bu eksiği giderme görevindeler.
*

Kitap bir ile üç sayfa arasında değişen 116 bölümden oluşuyor. Böyle bir kitabı ilk kez okuduğumu itiraf etmeliyim. Her bölümün çok kısa olması da ayrı bir güzellikmiş, bir sayfa oku ve kalk. İki sayfa oku ve işine bak gibi :)
*
Kısacası, kolay okunan kitapları sevenlere, polisiye hayranı olanlara, James Patterson severlere, dedektif hikayelerine merakı olanlara, kısa bölümlü hikayemsi kitaplardan hoşlananlara, kısa sürede bitirebileceği bir kitap arayanlara ve kanser piskolojisi üzerine araştırma yapanlara şiddetle önerebileceğim bir kitap. Ancak kısa ve kolay kitaplardan hoşlanmıyorsanız, daha fazla aksiyon istiyorsanız, polisiye sevmiyorsanız bu kitabı sizlere öneremeyeceğim ):
*